Discovery Channel TV”de Dinokuş Masalı

Discovery Channel TV’de 2003 senesinin Ocak ayı içinde dinozorları konu alan bir belgesel film yayınlandı. Filmin ağırlıklı bölümü dinozorların yaşantılarıyla ilgiliydi. Çeşitli dinozor fosilleri tanıtılıyor, fosillerin sahip olduğu özelliklere göre beslenme alışkanlıkları ve yırtıcılıkları üzerinde spekülasyonlar yapılıyordu. Özellikle Asya ve Amerika kıtalarında gerçekleştirilen önemli fosil bulgularından hareketle, bu dev canlıların izlemiş olabileceği göç yolları çizilmeye çalışılıyordu.

Filmin son 10 dakikalık bölümünde ise evrim propagandasında sık başvurulan “tüylü dinozorlar” konusuna geçiş yapılıyordu. Caudipteryx ismini taşıyan fosilin üzerinde tüylere rastlandığı ve bu fosilin kuşların sözde evriminde ara form oluşturduğu ileri sürülüyordu.

Discovery Channel’da fosillerle ilgili ileri sürülen iddialar geçersizdir. İki fosile dayandığı iddia edilen dinokuş teorisi gerçekte bilimsel bulgulara aykırıdır. Dinokuş teorisini çürüten bilimsel bulguların daha geniş bir şekilde ele alındığı yazımızı buradan okuyabilirsiniz. (http://www.netcevap.net/science030117.html)

Filmde yer verilen iki fosilden ilki Sinosauropteryx”tir. Sinosauropteryx fosili 1996 yılında bulunduğunda üzerinde tüy benzeri yapılar olduğu ileri sürülmüş ancak yapılan detaylı analizler sonucu,1997 yılında, bu yapıların tüylerle ilgisi olmadığı ortaya çıkmıştır. Evrimciler bu canlıdaki yapıların tüy olduğu iddiasını tamamen terk etmişlerdir.

Belgeselde tüylere sahip olduğu ileri sürülen ikinci tür ise Caudipteryx“tir. Caudipteryx’in ise uçma yeteneği olmadığı konusunda evrimciler arasında da görüş birliği vardır. Bu canlı kısa önkollara ve uzun bacaklara sahiptir ve daha çok koşmak için uygun bir anatomiye sahiptir. Caudipteryx’in kuşların atası olabileceği tezini geçersiz kılan en önemli özelliği ise yaşıdır. Phil Currie’nin ara tür olarak göstermeye çalıştığı Caudipteryx 120 milyon yıllıktır. Bilinen en eski kuş olan Arcaheopteryx ise tam 30 milyon yıl daha yaşlıdır. 150 milyon yıllık Arcaheopteryx kuşu, Caudipteryx’in bir ara tür olduğu iddiasını geçersiz kılan somut bir kanıttır. Caudipteryx’ten çok önce Arcaheopteryx yaşamaktaydı ve günümüz kuşları gibi gayet düzgün uçabiliyordu.

Dinokuş teorisi aslında oldukça yüzeysel bir propaganda malzemesinden ibarettir ve nitekim bu nedenle kendileri de evrimci olmalarına karşın dinokuş teorisini reddeden bilim adamları bulunmaktadır. Ünlü kuşbilimci Alan Feduccia, New Scientist dergisinde yer alan bir yazıda dinozor ve kuşlar arasındaki anatomik farklılıkları belirtmekte ve bu teorinin paleontoloji bilimi açısından bir utanç vesilesi olduğunu ifade etmektedir:

“25 sene boyunca kuşların kafataslarını inceledim ve dinozorlarla aralarında hiçbir benzerlik görmüyorum. Kuşların dört ayaklılardan evrimleştiği teorisi, paleontoloji alanında 20. yüzyılın en büyük utancı olacaktır.” (1)

Bir diğer ünlü kuş bilimci Larry Martin aynı yazıda şu yorumu yapmaktadır:

“Doğrusunu söylemek gerekirse, eğer dinozorlarla kuşların aynı kökenden geldiklerini savunuyor olsaydım, bunun hakkında her kalkıp konuşmak zorunda oluşumda utanıyor olacaktım.” (2)

Kuşların kökeni kuşlardır. Dinozor veya bir başka kara canlısının zaman içinde mutasyonlar geçirerek uçabilir hale gelmesi söz konusu değildir. Çünkü kuşlarda uçuş için tasarlanmış özel bir beden tasarımı bulunur. Kuşlarda bulunan kanat, tüy ve akciğer yapısı incelendiğinde kara canlılarında hiç rastlanmayan, uçuşa özgün yapılarla karşılaşılır. Bu tasarımın en önemli özelliği indirgenemez özellikte olmasıdır. Düzgün bir uçuş için kanat, akciğer ve tüylerin eksiksiz olarak bulunması gerekir. Bu konuda bir evrimci olan Engin Korur şunları ifade etmektedir:

“Gözlerin ve kanatların ortak özelliği ancak bütünüyle gelişmiş bulundukları takdirde vazifelerini yerine getirebilmeleridir. Başka bir deyişle, eksik gözle görülmez, yarım kanatla uçulmaz. Bu organların nasıl oluştuğu doğanın henüz iyi aydınlanmamış sırlarından birisi olarak kalmıştır.” (3)

Sonuç

Bilimsel kanıtların ışığında, Discovery Channel TV’de yayınlanan kuşların dinozorlardan evrimleştiği teorisi geçersizdir. Discovery Channel gibi evrimci kaynaklar bilimsel gerçeklere kulak tıkamakta ve bu fantastik masalı bilimsel bir teori olarak göstermeye devam etmektedirler. Discovery Channel TV’ye, ünlü ornitolog Larry Martin’in “yüzyılın utancı” olarak tanımladığı bu yanılgıyı terk etmesi ve dinozorları ve kuşları ayrı türler olarak değerlendirmesi çağrısında bulunuyoruz.

1 – Pat Shipman, “Birds Do It… Did Dinosaurs?”, New Scientist, 1 Şubat 1997, s. 28
2 Pat Shipman, “Birds Do It… Did Dinosaurs?”, New Scientist, 1 Şubat 1997, s. 28
3 Engin Korur, “Gözlerin ve Kanatların Sırrı”, Bilim ve Teknik, Ekim 1984, Sayı 203, s. 25 . 

Ayrıca bakınız

Video – Yuval Noah Hararı’nin SAPIENS Adlı Kitabındaki Bazı İddialara Cevap 4 – “Geçmişte insanın pek az şey ürettiği” iddiası

Harari ve diğer evrimcilerin bir iddiası da “geçmiş nesillerin çok az şey ürettiği” yönündedir. Bunu …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.