1. Evrim karşıtlarının yönelik bilimsel olmadığı, biyolojiyi bilmedikleri yönündeki iddialara cevaplar:
Söz konusu iddia, bilimsel delillere cevap veremeyen her Darwinist’in sığındığı iddiadır. Evrimi çürüten ve Yaratılış gerçeğinin kesin doğruluğunu gösteren 250 milyon fosil karşısında tek bir tane bile delil getiremeyen Darwinistler, çözümü genellikle bilimsel olmayan böyle suçlamalarda bulunurlar.
Söz konusu iddiaya daha önce pek çok kere cevap vermiştik. Konuyla ilgili yazıları buradan ve buradan okuyabilirsiniz.
2. Gözün mükemmel olmadığına dair Darwinist iddialara cevaplar:
Darwinist savunma mekanizmalarından biri, henüz proteinlerin oluşumunu açıklayamamış, tek bir tane bile ara fosil getirememiş olan Darwinistlerin, en açmazda oldukları ve asla açıklayamayacakları konulardan birini alıp üzerinde spekülasyon yapmalarıdır. Darwinistlerin göz üzerindeki spekülasyonlarının sebebi de aynı savunma mekanizmasının sonucudur. Darwinistler, henüz daha tek bir proteinini bile açıklayamadıkları göz hakkında, “ama gözlük kullanıyoruz” gibi yan konularla insanları oyalayabilecekleri ve böylelikle bu olağanüstü kompleks yapı ile ilgili açıklama yapmak zorunda kalmayacaklarını zannederler. Oysa Darwinistler, gözün sahip olduğu en küçük yapıyı bile açıklamaktan acizdirler. Fakat bunun da ötesinde gözle ilgili en aciz kaldıkları konu, görenin kim olduğu konusudur.
Konuyla ilgili daha önce yapılmış olan açıklamaları buradan okuyabilirsiniz.
3. Binlerce ara form var aldatmacasına cevaplar:
Darwinistlerin bir başka aciz savunma mekanizmaları ise binlerce ara fosil oluduğuna dair iddialarıdır. Teorilerini doğrulayacak fosil getiremeyince çözümü yalnızca “ara fosil var, hem de binlerce” gibi gülünç iddiaları ortaya atmakta bulurlar. Fakat bunun yanı sıra “tek bir tane getirin, 10 trilyon para ödülü var” çağrısına karşı da sürekli suskundurlar. Evrim müzelerinde tek bir tane bile gerçek ara fosil sergileyememektedirler. Sorulduğunda yine aynı gülünç iddia ile ortaya çıkarak “depoda” derler. Her nedense var olduğunu iddia ettikleri bu “hayali binlerce fosilden” tek bir tanesini bile görebilmek mümkün olmamaktadır.
Eğer Darwinizm doğru olsaydı, Darwinistlerin iddia ettikleri söz konusu ara fosillerden değil binlerce, milyonlarca hatta milyarlarca olması gerekirdi. FAKAT TEK BİR TANE BİLE ARA FOSİL YOKTUR. Yaratılışı ispat eden fosiller her yerde, sokaklarda bile açıkça sergilenirken, tek bir tane bile ara fosilin gösterilememesinin sebebi işte budur. Darwinistler açısından büyük bir çöküşe işaret eden bu gerçek öylesine ezici bir gerçektir ki, tek bir Darwinist’in bunu itiraf etmesi, teorinin bittiğinin itirafı anlamına gelecektir. İşte bu yüzden Darwinistler açısından tek yol, fosil falan göstermeyip, “binlerce var” demekle yetinmektir. Fakat şu bir gerçektir ki, artık Darwinistlerin bu sözleri, insanlar üzerinde tamamen etkisizdir. Çünkü insanlar, fosillerin evrimi yalanladığını ve Darwinistlerin bu izahlarla insanları aldatmaya çalıştıklarını çok iyi bilmektedirler.
Konuyla ilgili cevabımızı buradan okuyabilirsiniz.
4. Her bilimde sahtekarlar çıktığı, bunların sayısının 1-2 tane olduğu iddiasına cevaplar:
Darwinistler sahtekarlıklara sığınırlar, bunun nedeni teorinin ayakta kalabilmesi için bilimsel delile ihtiyaç olması, bilimsel delil olmadığı için de sahtekarlıklarla delil varmış izlenimi uyandırmalarıdır. Söz konusu programda “her bilimde sahtekarlık yapanların çıktığı, bunların da sayısının bir iki tane olduğu” iddia edilmiştir. Oysa Darwinizm söz konusu olduğunda durum bu değildir. Öncelikle Darwinizm bilim değildir. İkincisi, Darwinizm’in tarihinde öne çıkmış son derece sahtekarca oyunlar olduğu doğrudur. Fakat asıl önemlisi, Darwinistlerin, ara form özelliği hiç göstermeyen fosilleri ara form diye dünyaca ünlü dergilerde çıkararak, soyu tükenmiş canlı kafataslarını insanın evrimine delil göstermeye çalışarak, “evrim sürüyor”, “kayıp halka bulundu”, “yaşam uzayda başladı”, “atamız mikrop” gibi safsataları yayarak İNSANLARI SÜREKLİ OLARAK ALDATMALARIDIR. Eğer bir insan Darwinist ise, mutlaka bu aldatmacaların savunucusu olmak zorundadır. Çünkü Darwinizm baştan sona aldatmacaya dayanır. Bir Darwinist’in savunduğu şey yalan olduğuna göre, yaptığı şey bir kitle aldatmacasından başka bir şey değildir.
Konuyla ilgili açıklamalarımızı buradan, buradan ve buradan okuyabilirsiniz.
5. Faydalı Mutasyon örneği vardır iddiasına cevaplar:
Pek çoğu bilim adamı olmasına ve varyasyonların tür içinde çeşitlenmeden başka bir şey olmadığını ve yeni bir tür oluşturmasının imkansız olduğunu çok iyi bilmelerine rağmen Darwinistler, tür içi varyasyonları ısrarla faydalı mutasyon olarak göstermeye çalışırlar. Oysa tür içinde değişimler canlının zaten genlerinde olan bir şeydir, bunun sonradan kazanılması, canlıya yeni bilgi eklemesi gibi bir şey söz konusu olamaz. Fakat Darwinistler, bunu evrim adına kullanabileceklerini zannederler. Buna dayanarak 3 kat büyük fare elde etmenin fareyi başka bir türe evrimleştirdiği gibi bir aldatmacayı insanlara dayatmaktadırlar. GDO’ları (Genetiği değiştirilmiş organizmaları) bu iddialarına delil göstermekte fakat elmanın başka bir meyveye veya ağaca dönüşmediğini insanlara anlatmamaktadırlar. GDO’ların hiçbir şekilde evrimleşme anlamına gelmediğini, sadece ürünlere gen eklenmesiyle elde edildiğini söyleyememektedirler. İşte bu da Darwinistlerin aldatma yöntemlerinden biridir. ŞİMDİYE KADAR GÖZLEMLENMİŞ TEK BİR TANE BİLE FAYDALI MUTASYON ÖRNEĞİ BULUNMAMAKTADIR. Darwinistler, varyasyonları delil göstererek insanları evrimleşme var diyerek aldatmaktan vazgeçmelidirler.
Konuyla ilgili açıklamalarımızı buradan ve buradan okuyabilirsiniz.
6. Körelmiş organlar evrimin delilidir aldatmacasına cevaplar:
Darwinistlerin körelmiş organlar olarak iddia ettikleri birkaç organın halen Darwinistler tarafından spekülasyon malzemesi olarak kullanılıyor olması gerçekten çaresiz durumda olduklarının bir göstergesidir. Söz konusu organların işlevsel olduğu dünyanın en tanınmış bilim dergilerinde dahi açıklanmış, hatta Darwinistler tarafından itiraf edilmiştir. Organların körelmiş olduğu iddiasının yalnızca cehaletten kaynaklandığı, insanların bilimsel detayları bilmemesinin bir sonucu olduğu, bilimde ilerledikçe söz konusu organların işlevleri hakkında oldukça önemli bilgilere ulaşıldığı şu an ortaya çıkmış ve tüm bilim adamları tarafından kabul edilmiş bulunmaktadır. Söz konusu programa katılan Darwinistlerin ya bu önemli gelişmelerden haberleri yoktur, ya da bu gelişmeleri kasıtlı olarak görmezden gelmektedirler.
Konuyla ilgili açıklamalarımızı buradan ve buradan okuyabilirsiniz.
7. Kabarık fosil yoktur iddiasına cevaplar:
Dem TV’de oldukça ilginç bir iddia ortaya atılmış ve katılımcı Darwinistlerden bir tanesi “kabarık fosil olmadığı” iddiasında bulunmuştur. Bu iddia, oldukça şaşırtıcı ve son derece cahilce bir iddiadır. Söz konusu konuşmacı dünyada hangi paleontoloğa sorarsa sorsun paleontolog bu iddiayı oldukça gülünç bulacaktır. Dünyada katmanların arasından çıkan düz fosiller olduğu gibi, “3-D fossils” adı verilen üç boyutlu fosiller bulunmaktadır. Bunlar kapaklı, iki parçadan oluşan, bir kısmı nodül fosil olarak adlandırılan üç boyutlu fosillerdir. Söz konusu iddiayı ortaya atan kişi, istediği müzeye gitsin, istediği müzenin internet sayfasını araştırsın, trilobitlerin, dinozorların, maymun kafataslarının, kaplumbağaların, tavşanların fosillerini görecektir. Zaten bu fosiller, dünyanın çeşitli yerlerinde olduğu gibi ülkemizde de çeşitli fosil sergilerinde tüm vatandaşlarımıza sergilenmiş, insanlar kendileri bizzat, dokunarak bu fosilleri incelemişlerdir. Dolayısıyla Darwinizm’i kurtarmak için böylesine bir iddia ile ortaya çıkmak, Darwinistlerin yalnızca kendilerini küçük düşürmektedir. İddialarının ne kadar bilimsellikten uzak olduğunu kanıtlamaktadır.
Yaratılışın en önemli delillerinden olan 250 milyon fosilden bir kısmını incelemek için bu siteyi ziyaret edebilirsiniz.
8. Platypus’u ara form olarak gösterme iddialarına cevaplar:
Bilim adamları canlıları belli benzer özelliklerine göre kategorilere ayırarak bir sınıflandırma oluşturmuşlardır. Bazı canlılar ise, söz konusu sınıflandırmaların birkaçına birden uygun özellik gösterirler. Bu canlılara mozaik canlılar denir. Platypus, bir mozaik canlıdır. Öyle ki, Avustralya’da yaşayan platypus, bir memeli olmasına rağmen sürüngenler gibi yumurtlayarak çoğalır, kuşlara benzer bir gagası vardır, aynı zamanda tüylere, süt bezlerine ve kulağında üç kemiğe sahip olması nedeniyle de memelidir. Canlı, farklı türlere ait özelliklerin tümünü barındırır ve günümüzde yaşayan, tüm organları mükemmel işlevsellikte olan mükemmel bir canlıdır. Fakat Darwinistler, genelde konu hakkında bilgisiz insanları aldatabilmek adına, farklı özellikler barındıran bu mükemmel canlıyı ara form olarak gösterme eğiliminde olurlar. İşte Dem TV’deki söz konusu programda da yapılmış olan da bu aldatmacanın bir parçasıdır. Oysa Platypus milyonlarca yıldır aynı bugünkü hali ile yaşayan tam ve mükemmel bir canlıdır
Konuyla ilgili açıklamalarımızı buradan ve buradan okuyabilirsiniz.
9. Farklı canlıların embriyo hallerinin birbirine benzer olduğu iddiasına cevaplar:
Dem TV’de ilginç bir şekilde Ernst Haeckel’in yıllar önce geçersiz kılınmış iddiası tekrar gündeme getirildi. Haeckel’in 19. Yüzyılda ortaya atmış olduğu rekapitülasyon teorisi, hem bilimsel olarak geçersiz kılınmış (şu an bilim dünyası tarafından kabul görmemektedir) hem de Haeckel’in kendisi bu konuyla ilgili sahtekarlık yaptığını itiraf etmiştir. Buna rağmen, bilimsel literatürden tamamen çıkarılmış bir sahtekarlık, Dem TV’de adeta bir bilimsel gerçekmiş gibi halkımıza anlatılmıştır. Bu durum, Darwinistlerin aldatma yöntemlerinin ne kadar geniş ve pervasız boyutlara ulaşabildiğini bir kez daha kanıtlamaktadır.
Konuyla ilgili daha önceki açıklamalarımızı buradan okuyabilirsiniz.
10. Hatalı tasarım (Allah’ı tenzih ederiz) iddiasının geçersizliği:
Darwinistler bilimsel delil getiremediklerinden, mantıksız da olsa karşı saldırıların kendilerine bir kazanç getireceğini düşünürler genellikle. Bu konuda yaptıkları Darwinist propagandanın en bilinenlerinden biri, canlılarda mükemmel tasarım olmadığına dair iddialarıdır. Oysa Darwinistlerin bilmedikleri veya düşünemedikleri konu şudur: Dünyada acizliklerin olması normaldir. Bu Allah’ın takdiridir. Yüce Allah bu dünyada acizlikleri de kusursuzlukları da birlikte yaratmıştır. Kusursuzlukların varlığı da, kusurların varlığı da dünya hayatında bir sebep içindir. Allah kusursuzlukları, kusursuz yaratmaya kadir olduğunu göstermek, cennet hayatının kusursuzluk ve mükemmelliklerle donatıldığını göstermek için yaratmıştır. Kusurlar ise, bu dünya hayatının geçiciliğini insanların görmesi, insanların Allah’a güvenip dayanmaları, ahirete özlem duymaları için özel olarak yaratılmıştır. Elbette bunu, ancak Allah’ın kadrini gereği gibi takdir edenler görebilir. Kuşkusuz ki köpekbalığını hastalıklardan uzak yaratan Allah, insanı da bu şekilde yaratmaya kadirdir. İnsanın, hastalıklara açık olarak yaratılmasının hikmeti, yalnızca ve yalnızca Allah’a karşı aczini görebilmesi, şımarıp böbürlenmemesi ve ahirete özlem duymasıdır. Her varlık, Allah’ın izniyle cennette kusursuz yaratılacaktır.
Konuyla ilgili daha önceki açıklamalarımızı buradan ve buradan okuyabilirsiniz.
11. Sosyal Darwincilik Darwincilik değildir iddiasına cevaplar:
Sosyal Darwinizm’in temeli, kökeni, tüm fikir sistemi Darwinizm’e dayanmaktadır. Sosyal Darwinizm’in uygulayıcıları Marx, Hitler, Lenin, Stalin, Mao ve tüm diğer faşist ve komünist liderlerin toplam 350 milyon insanı şehit etmelerinin veya katletmelerinin sebebi Darwinizm’dir. Çünkü Darwinizm, sosyal Darwinizm’in fikir sistemini oluşturmuştur. Darwinizm, hayatın sözde mücadele alanı olduğu, insanların bu mücadeleyi kazanmak ya da en azından bu sözde vahşi ortamda ayakta kalmak için yaşaması gerektiği gibi sapkın bir düşünce tarzını toplumlara taşımıştır. Darwinizm’in getirdiği bu inanç sistemi, Darwinist zihniyetli kişiler tarafından olağan karşılanıp uygulama alanı bulmasının ardından acımasızlık, vahşet ve zulüm bütün dünyada hakim bir sistem halini almıştır. Zulmün uygulayıcıları -kendilerince- zalimliklerinin bilimsel bir temele sahip olduğunu iddia etmiş, yaptıkları vahşetin bu şekilde makul karşılanabileceğini zannetmişlerdir. Elbette bu iddiaları ve zanları, çok büyük bir yalan ve yanılgıdan ibarettir. Çünkü dayandıkları sistem, eski Mısır ve Sümerlerden beri var olan sapkın bir aldatmaca yani Darwinizm’dir. Dolayısıyla sosyal Darwinizm’in dayanağının Darwinizm olmadığını iddia etmekle ilkokul çocuklarının bile kandırılamayacağı açıktır.
Sosyal Darwinizm’in, Darwinizm ile bağlantısının detaylarını buradan okuyabilirsiniz.
|