Doğal Seleksiyonla İlgili Çarpıtma

Msnbc.com haber portalında “Natural selection gets help from humans” (Doğal seleksiyon insanlardan yardım alıyor) başlıklı bir haber yayınlandı. 4 Temmuz 2005 tarihli haberde, Himalaya dağlarında yetişen ve tıbbi tedavide kullanılan kar lotusu bitkisinin (Saussurea laniceps) bölgeyi ziyaret eden turistler tarafından giderek daha fazla toplanır olduğu, buna bağlı olarak, çiçeğin ebat olarak küçülmeye başladığının gözlemlendiği aktarılıyordu. Buna karşılık, S. Medusa isimli ikinci bir tür, fazla toplanmadığı için herhangi bir değişim ortaya koymuyordu.

Msnbc.com yazısında, bu durum, insanların farkında olmadan doğal seleksiyona sebebiyet verdiği şeklinde yorumlanıyor, konuya dair bulgularını PNAS dergisinde yayınlayan araştırmacıların bu doğrultuda ifadelerine yer veriliyordu.

Çiçek popülasyonunda iri çiçeklerin insanlar tarafından tercih edilip toplanması sonucu popülasyonun giderek daha küçük çiçeklerden meydana gelmesini doğal seleksiyonla bağdaştırmada herhangi bir yanlışlık bulunmamaktadır. Ancak Msnbc.com, konuyla ilgili yorumlarını bu kadarla sınırlandırmamakta, Charles Darwin’in evrimi doğal seleksiyonla açıkladığını iddia etmektedir, ki bu son yüz kırk yıl boyunca yapılan deney ve gözlemler yok sayılarak ortaya konan yanlış iddiadır.

Charles Darwin, döneminin ilkel bilimsel atmosferinde doğal seleksiyonun canlıların çevreye daha uyumlu varyasyonlarını seçeceği ve böylelikle onları başka canlılara evrimleştireceğini ‘varsaymıştır’. Ancak gerek doğada, gerekse laboratuvar ortamında yapılan çok sayıda çalışma bu varsayımı boşa çıkarmıştır. Öyle ki, Darwin”den bu yana, doğal seleksiyonun canlıları evrimleştirdiğine dair tek bir bulgu ortaya konamamıştır. Ünlü bir evrimci olan İngiliz Doğa Tarihi Müzesi baş paleontoloğu Colin Patterson, bu gerçeği şöyle kabul etmektedir:

Hiç kimse doğal seleksiyon mekanizmalarıyla yeni bir tür üretememiştir. Hiç kimse böyle bir şeyin yakınına bile yaklaşamamıştır. Bugün neo-Darwinizm”in en çok tartışılan konusu da budur.” (1)

Himalalayalarda gerçekleşen bu değişim, Darwin’in iddia ettiği gibi canlıları başka canlılara dönüştürebilcek bir değişim değildir. Nitekim Msnbc.com yazısında Saussurea laniceps’in başka bir bitkiye dönüştüğü değil, sadece ebat olarak küçüldüğü anlatılmaktadır.

Bu küçülme, tür içinde sınırlı olan bir değişimle ilgilidir. Tür içinde gerçekleşen değişim, mevcut varyasyonların popülasyon içindeki oranlarındaki bir değişimdir, yani mevcut gen havuzu içinde gerçekleşen sınırlı bir olaydır. Bu değişimde canlının DNA’sına yeni genetik bilgi eklenmez, böylece bir başka türe doğru bir dönüşüm yaşanmaz. Bu anlatılanlar, önde gelen evrim biyologlarının çok sayıda deney ve gözlem karşısında kabul etmek zorunda kaldıkları bir gerçektir. (Daha fazla bilgi için bkz. http://www.darwinizminsonu.com/t_kokeni_02.html)

Dolayısıyla kar lotusundaki değişimi, Charles Darwin’in evrim teorisiyle bağdaştıran bir anlatım haklı sebepleri olan bir anlatım değildir. Msnbc.com’a bilimsel bulguları Darwinizm uğruna çarpıtmaktan vazgeçmeye davet ediyoruz.

 

1. Colin Patterson, “Cladistics”, Brian Leek ile Röportaj, Peter Franz, 4 Mart 1982, BBC

Ayrıca bakınız

80 milyon Yıllık Orkide Fosili, Hayali Evrim Şemasını Altüst Etti

Darwinistler, olmayan evrim delillerini zamanın ortaya çıkaracağı beklentisi içindeydiler, ancak büyük bir hayal kırıklığı ile …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.