Bugün yeryüzünde din karşıtı en büyük fitnelerden biri, materyalizm ve materyalizmden türeyen çeşitli ideoloji ve akımlardır. Tüm bu akımları kapsayan, hepsinin sözde bilimsel çıkış ve dayanak noktası olan düşünce ise Darwinizm’dir. Darwinizm, ortaya atıldığı tarihten itibaren materyalist ve din karşıtı ideoloji ve akımların temeli haline gelmiş, bu ideolojileri savunanlar tarafından adeta bir din haline getirilmiştir. Darwinizm’in, ahir zamanda Deccal’in dini haline getirileceğine büyük İslam alimi Bediüzzaman Said Nursi de şu açıklaması ile dikkat çekmiştir:
“Tabiatçılık ve materyalizm felsefesinden çıkan nemrudane bir akım, ahir zamanda felsefe vasıtasıyla gittikçe yayılarak kuvvet bulur, ilahlık iddia edecek bir dereceye çıkar.” i
Tam da Bediüzzaman’ın “tabiatçılık ve materyalizm felsefesinden çıkan nemrudane bir akım” şeklinde belirttiği gibi, Darwinizm, doğaya müstakil bir güç atfeden, tüm canlılığın kör tesadüflerin eseri olduğunu, yaratılmadığını iddia eden, insanları Allah’a imandan uzaklaştırmaya çalışan bir öğretidir. Kütüb-i Sitte Muhtasarı Tercüme ve Şerhi isimli, Peygamber Efendimizin hadislerinin bir araya getirildiği ve hadislerin açıklamalarının yer aldığı kitapta ise bu konu şöyle yorumlanmıştır:
“Deccal’in yol açtığı ahir zaman fitnesinin en bariz ve en mühim vasfı dine karşı olmasıdır. Ahir zamanda ortaya çıkacak bir kısım hümanist görüşler ve değerler, dinin yerini almaya çalışacaktır. Bu yeni din, insan üstünde mevcut her çeşit İlahi hakimiyeti kaldırmak için inkarı kendisine temel alır… Temel ilahı madde ve insan olan din dışı bir dindir.” ii
Darwinistler, evrim teorisini hep bilimsel gösterme eğiliminde olmuşlardır. Canlıların cansız maddelerden oluştuğunu ve evrimleşerek geliştiğini, tüm canlı türlerinin birbirlerinden aşamalarla türediğini iddia ederler. Ancak Darwinizm, bu iddiasının hiçbir aşamasını kanıtlayamamış, buna rağmen bilimsel olarak lanse edilmeye devam edilmiş bir inanç sistemidir. Darwinizm’e göre, bu hayali gelişimin en büyük hayali mekanizması “tesadüflerdir”. Tesadüfler Darwinizm’in sahte ilahıdır. Darwinistlere göre bu sahte ilah imkansızı gerçekleştirme gücüne sahiptir. Bu sahte ilah; Darwinistlere göre, bir parça çamurlu sudan canlı hücre meydana getirmekte, balığı kaplana dönüştürmekte, ayılardan balinaları meydana getirip onlarda hiç yoktan akciğerler oluşturmaktadır. Bu sahte ilah Darwinistlere göre, insanı maymundan türeyen bir canlı olarak varsaymakta, insana akıl, hafıza, yetenek gibi beceriler vermekte, yeryüzünde hiçbir şekilde taklidi yapılamayacak olan insan bilincini yoktan var etmektedir. Öyle ki, tesadüfler tüm bunları hayali bir şekilde yaparken her nasılsa adeta kontrollü, planlı, akılcı davranmakta, hata yapmamakta, üstelik gerekli durumlarda hemen tedbir almaktadır. Darwin’in evrim teorisine göre tesadüfler akıllı ve kontrollü birer sahte yaratıcı hükmündedirler.
Tesadüfleri put edinmiş olan bu sapkın teori, bu mantıksız iddialarıyla her nasılsa demagoji ile ve sahtekarlıklarla kitlelere hakim olabilmiştir. İşte bunun nedeni Deccal’dir. Deccal’i anlatan pek çok hadiste çeşitli benzetmelerle tarif edilen özellikler, bir ideolojinin özellikleri olarak değerlendirildiğinde netlik kazanmaktadır. Buna göre mantıksız ve temelsiz iddialarla ortaya çıkan, insanları inkara sürükleyen, din ahlakından uzaklaştıran, insanlar arasında fitne ve kargaşa çıkmasını sağlayan her türlü ideoloji ve düşünce sistemi, Deccal’i temsil etmektedir. Darwinizm, bu Deccali sisteme uyan başlıca ideolojidir. Yüce Rabbimiz Allah bir ayetinde Deccal”in sapkın sistemine uyanları şu şekilde tarif eder:
Hiç şüphesiz suçlular-günahkarlar, bir sapmışlık (dalalet) ve çılgınlık içindedirler. (Kamer Suresi, 47)
i İsmail Mutlu, Bediüzzaman”ın Yorumları, Işığında Kıyamet Alametleri, Mutlu Yayıncılık, İstanbul, 1996, s.117
ii Kütüb-i Sitte Muhtasarı, Tercüme ve Şerhi, Prof. Dr. İbrahim Canan, 13. Cilt, Ankara, 1992, s.457-458