Darwinistler, etraflarındaki insanların Darwinizm’i ve Darwin’i “Darwin diye bir akılsız!”, “Ey ahali bakın biz maymuna ne kadar da benziyoruz o zaman biz maymundan geldik” iddiasıyla basite indirgediklerini, bunun da çeşitli provokasyonlarla gerçekleştirildiğini iddia etmektedir.
Oysa bu bir aldatmacadır. Ortada provokasyon falan yoktur. İnsanlara sadece son yıllarda bilmedikleri gerçekler anlatılmıştır. Onlara yıllarca aldatıldıkları, kandırıldıkları ispat edilmiştir. Darwinizm’in bir yalan olduğu, yalnızca propaganda ile ayakta tutulmaya çalışıldığı, Darwinistlerin -durumu kurtarmak için- sahte deliller ürettikleri, tek bir ara fosil olmadığı halde insanları “ara fosil bulduk” “işte kayıp halka” şeklindeki yalanlar ile kandırmaya çalıştıkları anlatılmıştır. İnsanlar, kendilerinden yıllarca saklanmış olan 100 milyon fosili görmüşlerdir. Kendileri bizzat, sergilerde elleriyle bu fosillere dokunmuşlar ve canlıların milyonlarca sene boyunca HİÇ DEĞİŞMEDİKLERİNİ anlamışlardır. Artık onları aldatmanın imkanı yoktur.
Darwinistlerin şikayetçi oldukları konu aslında budur: Darwinistler insanların bilinçlenmiş olduklarını görmüşlerdir. Darwinizm saçmalığının insanlar tarafından keşfedildiğini anlamışlardır. Bu yüzden Darwinizm’in basite indirgendiği gibi bir bahane ile bu durumdan duydukları sıkıntıyı dile getirmektedirler. Oysa Darwinizm basite indirgenmemiş, yalnızca Darwinizm’in basit ve sahte yüzü ortaya çıkarılmıştır.
Darwinizm, “tesadüfen çamurlu suda ilk hücre oluştu” iddiasıyla ortaya çıkan bir teoridir. Bütün canlı çeşitliliğinin tesadüfen bilinçsiz, şuursuz, kontrolsüz olaylarla meydana geldiğini savunur. Canlılardaki kanat, yüzgeç, tüy, kuyruk….. vs. gibi olağanüstü yapıların varlığını yalnızca kör tesadüflere bağlar. Ve Darwinistler ne kadar karşı çıksalar da, Darwinizm, “sırf maymuna benziyor diye insanın maymundan geldiğini” iddia eder. Darwinizm, bundan daha karmaşık bir şey değildir.
Darwinistler Darwinizm’in bu basit mantığının ortaya çıkmasından dolayı şaşkınlık ve endişe içinde son dönemlerde “maymunlar aslında atamız değil kuzenlerimiz” iddiasına sığınmaktadırlar. Oysa bu da aynı aldatmacanın parçasıdır. Darwinizm, “insan primattan geliyor” dediğinde daha farklı bir anlam mı çıkmaktadır? Ha maymun ha primat, nasıl bir fark olabilir ki? Aynı köhne, yalan ve sapkın iddia değil midir bu? “İnsanın atası primat” veya “insanın atası primatla aynı” dendiğinde bu sahte teori, bilimsel hale mi gelmiş olmaktadır? Elbette ki hayır. Bu, çirkin bir kelime oyununu kullanarak aynı aldatmacaya devam etmekten başka bir şey değildir. Bu yalnızca insanlarımızı küçük görmektir, yakışık almamaktadır.
Muhtemelen Darwinistlerin endişesi günümüzde karşılaştıkları ani Darwinist çöküşten kaynaklanmaktadır. Darwinizm’i ısrarla bilimsel bir teori gibi göstermeye çalışmaları, teorinin “birkaç küçük nokta dışında” tamamen ispatlandığını iddia etmeleri, insanların bu köhne teori ile dalga geçmelerinden şikayetçi olmaları hep bunun alametleridir. Çünkü Darwinistlerin hiç beklemedikleri bir durum gerçekleşmiştir. Darwinizm’e yegane kanıtları vermesi gereken paleontoloji bilimi, TEK BİR ARA FOSİL BİLE VERMEMİŞTİR. 100 milyon fosil elde edilmiştir ve bunların TAMAMI YARATILIŞI İSPAT ETMİŞTİR. Fosillerin tamamı mükemmel canlılara aittir. Bu fosillerde hiçbir eksik, noksan, yarı gelişmiş, garip yapı yoktur. Dahası bu fosillerin oldukça büyük bir kısmı, günümüz canlılarının aynısıdır. MİLYONLARCA YIL BOYUNCA CANLILAR DEĞİŞMEMİŞLERDİR. Yani EVRİM YOKTUR.
Darwinistler bu dehşetli delil karşısında çözümü fosilleri SAKLAMAKTA bulmuşlardır. (Darwinistler bunu daha önce de yapmışlardır. 540 milyon yıllık Kambriyen fosillerini Darwinizm’e ciddi bir darbe vurduğu için tam 70 YIL SAKLAMIŞLARDIR). Ancak fosillerin saklandıkları yerden çıkarılması, en büyük şokun sebebi olmuştur. Özellikle ülkemizde olmak üzere dünyanın tüm ülkelerinde Darwinist aldatmacaya karşı şiddetli bir uyanış başlamıştır. İnsanlar artık Darwinizm’i kabul etmemek bir yana, bu sahte ve köhne teori ile dalga geçer hale gelmişleridir. Darwinistlerin, Darwinizm ile dalga geçen üniversite hocalarından, öğrencilerden hatta kendi akrabalarından yakınmalarının da sebebi işte budur. Darwinistler, artık insanların gerçek bilimsel delillere karşı bilinçlenmesinin önüne geçememektedirler.