Ateist Richard Dawkins, Yaratılış gerçeğini ispat eden 100 milyon fosilin ortaya çıkmasının ardından derin bir sessizliğe bürünmüştü. Yıllardır tüm Darwinistlerin ısrarla saklamaya çalıştıkları bu fosillerin Darwinizm’i şiddetli şekilde yerle bir etmiş olduğunu görmüş ve dehşete kapılmıştı. Bu fosillerin önemli bir kısmının sergilendiği Yaratılış Atlası’nın tüm dünyaya yayılmasını ise şiddetli bir panikle izlemişti. İnsanların kitleler halinde Darwinizm’i terk etmeye başlamasını da aynı panik ile karşıladı. Öyle ki, kendi ülkesi İngiltere’de “canlıları Allah yarattı” diyenlerin oranının %75 olduğunun anlaşılması karşılığında, kendi halkına “cahil” demekten çekinmedi.1 Yaratılış Atlası’na ve Sayın Adnan Oktar’a karşı avami yöntemlerle saldırılara başladı. Bilimsellik yerine bu yöntemin kendince işe yarayacağını zannetmişti, ama yanıldı.
Bütün bu gelişmeler karşısında, Sayın Adnan Oktar tarafından, bilimsel delillere bilimsel bir karşılık veremeyen Richard Dawkins’e karşılıklı görüşme çağrısı yapıldı. Kendisine, varsa kendi delilleri ile Yaratılış Atlası’nda sunulan bilimsel delillerin karşılaştırılacağı ve bu görüşmenin Dawkins’in istediği herhangi bir yerde gerçekleşebileceği bilgisi verildi. Dahası Sayın Adnan Oktar’ın tüm dünyaya yapmış olduğu çağrı Richard Dawkins için de geçerliydi. Tek bir ara fosil getirene 10 trilyon YTL ödül verilecekti.
FAKAT DAWKINS BÜTÜN BU ÇAĞRILARI REDDETTİ. “Yemin ettim, Yaratılışçılarla tartışmam” dedi.
Allah’a inanmayan Dawkins’in neyin üzerine yemin ettiği belli değilken, bu sözleri “yenilgiyi kabul ettim” demekten başka bir anlama gelmiyordu.
Şimdi Dawkins, Darwin için hazırlamış olduğu The Genius of Charles Darwin belgeselinde çaresizlikten ancak ÇOCUKLARLA TARTIŞIYOR. Sayın Adnan Oktar’ın tartışma çağrılarından korkup bu talebi reddetmesinden hemen sonra, ortaokul düzeyindeki öğrencileri aldatmaya çalışıyor. Ancak çocuklar Dawkins’in zannettiğinden çok daha şuurlular. Dawkins’in tüm ateist propagandasına karşın, kendilerini ve tüm canlıları Allah’ın yarattığı gerçeğini güçlü bir şekilde savunuyor ve son derece aklı başında bir tutum sergiliyorlar.
Dawkins’in şuuru son derece açık olan bu çocukları ikna etmeye çalışma yöntemi ise ilginç: Dawkins bu çocukları fosil yatağı olan bir sahile götürüyor ve buradaki fosillerle onları ikna etmeye çalışıyor. Üstelik, hepsi mükemmel canlılara ait, milyonlarca yıl öncesine ait fosillerle… Onlara gösterdiği bir fosil, milyonlarca yıl öncesine ait mükemmel bir canlı olan AMONIT”tir. Dawkins, belgeselde, bu mükemmel fosille canlıların ara geçişlerle birbirlerinden evrimleştikleri aldatmacasını çocuklara inandırmaya çalışıyor. Ancak elbette, artık dünyada kimse aldatılamadığı gibi, Dawkins’in bu aldatmacasına çocuklar da inanmıyorlar.
Dawkins gerçek bilimsel delillerin karşısına çıkamadığı için ancak çocukları aldatabilme peşindedir. Ancak bunda da başarılı olamamıştır. Çünkü Darwinizm, çocukları dahi güldürecek kadar mantıksız, temelsiz ve cahilce bir teoridir. Dawkins eğer gerçekten kendisine ve sahte teorisine güveniyorsa, Yaratılış gerçeğini gösteren bilimsel delillerin karşısına, bilimsel delillerle çıkmalıdır. Bu çağrı hala geçerlidir. Ama elbette bunu hiçbir zaman yapamayacaktır. Çünkü Darwinizm, bilim adına yüzyılın en büyük utancı, en büyük yalanı, en büyük hezimetidir. Ve tüm dünya bu gerçeğin farkındadır. Dawkins’in çabası boşunadır. Yerle bir olmuş evrim teorisine artık çocuklar bile inanmamaktadır.
1 Guardian, 2 Şubat 2009, Riazat Butt, “İngilizlerin sadece %25″i Darwin”in evrim teorisine inanıyor