Tarihin en kanlı katliamlarının ve savaşının baş mimarı olan faşist katil Adolf Hitler’in bilinen bir sözü vardır:
“Eğer bir yalanı yeterince uzun, yeterince gürültülü ve yeterince sık söylerseniz insanlar inanır. İnsanları bir yalana inandırmanın sırrı, yalanı süreki tekrar etmektir. Sadece tekrar, tekrar ve tekrar söyleyin.”1
Kendisi de koyu bir Darwinist olan Hitler’in bu sözü sapkın Darwinizm ideolojisini tam olarak özetlemektedir. 150 yıldır Darwinistler, Hitler’in bu felsefesini kendi ideolojilerine temel almış ve tarihin en büyük aldatmacasını büyük bir gürültüyle, defalarca tekrar ederek insanları buna inandırmayı başarmışlardır. Şimdi, yalanlarının ortaya çıktığı şu günlerde bile Darwinistler muhtemelen yine aynı taktiğin başarılı olacağını zannediyor olacaklar ki, türlü çeşit sahtekarlıklarla evrim yalanını tekrar etme eğilimindedirler. Bunun en yeni örneklerinden birisi, son dönem Darwinist yayınların manşetlerinde yer alan “Sıcak havalarda evrim daha hızlı gerçekleşiyor” aldatmacasıdır.
Darwinistlerin utanmazca sürdürdükleri bu sahtekarlık, elbette tüm foyaları ve sahtekarlıkları ortaya çıkmış olan evrim yalanına bir fayda getirmeyecektir. Fakat, söz konusu aldatmacanın mantıksızlığını ve batıl bir ideolojiye dayandığını gösterebilmek için Darwinistler tarafından yapılan bu sahte açıklamanın doğrusunu ortaya koymakta fayda vardır:
Canlıların metabolizmaları elbette hava sıcaklıklarına göre değişim gösterir. Sıcak havada, vücutta meydana gelen hücresel reaksiyonlar hızlanır, dolayısıyla metabolizma da hızlanır. Reaksiyonların sıcaktan etkilenerek bu hızlanışı bilimsel bir gerçektir ve bilim adamlarının tümü bunu bilir. Bu bilimsel gerçeği Darwinist bilim adamları da bilirler. Onların diğerlerinden farkı, bu bilgiyi Darwinizm sahtekarlığına propaganda malzemesi olarak kullanmaya çalışmalarıdır.
Darwinistler, söz konusu reaksiyon artışı sonucunda hücre içinde gerçekleşmesi muhtemel mutasyonların da sayısının artacağı ve bunun bir evrimleşme meydana getireceği iddiasıyla ortaya çıkarlar. İşte en büyük aldatmaca bu asılsız varsayımdadır.
Canlılarda her hücrenin, bölünerek kendi kopyasını çoğaltırken DNA”sının mutasyona uğraması ihtimaliyle karşı karşıya olduğu doğrudur. Fakat bu mutasyonlar, söz konusu Darwinist yayınlarda da itiraf edildiği gibi, yüzde 99 oranında DNA’da bozulmalara yol açarlar. Çünkü mutasyonlar canlı organizmalarda meydana gelen rastgele müdahalelerdir ve bu yapılarda kopmalara, bozulmalara, ölümlere yol açarlar. Mutasyonların bir canlıya fayda getirecek özellikler oluşturması gibi bir durum şimdiye dek tespit edilmemiş, gözlemlenmemiştir. Böyle bir ihtimalin gerçekleşmesi neredeyse imkansızdır. Dolayısıyla söz konusu organizmada sıcağın etkisiyle meydana gelen mutasyon artışı, aslında daha fazla rastgele müdahaleye ve dolayısıyla da daha fazla yıkım ve bozulmalara sebep olacaktır. (Mutasyonların hiçbir evrimleştirici etkisi olmadığına dair detaylı bilgileri buradan okuyabilirsiniz.)
Daha önce pek çok kere açıkladığımız gibi, Darwinistlerin en bilindik taktikleri, sanki Darwinizm tümüyle ispatlanmış bir teoriymiş de yalnızca açıklanmadık birkaç detayı kalmış gibi davranmaktır. Sıcak havalarda evrimin hızlandığı yalanı, işte bu taktik icabı söylenmiştir. EVRİMİN BİLİMSEL OLARAK GERÇEKLEŞMESİNİN İMKANSIZ OLDUĞU, HİÇBİR BİLİMSEL DELİLLE DESTEKLENMEDİĞİ, HAYATIN BAŞLANGICINA DAİR HİÇBİR AÇIKLAMASININ OLMADIĞI ve evrimi destekleyen TEK BİR TANE BİLE ARA FOSİL BULUNAMADIĞI gerçeği, verilen bu haberin hiçbir yerinde yoktur. Teoriyi tamamen ortadan kaldıran bütün zorluklar bir kenara itilmiş, sanki sahte evrimin tek sorunu sıcak havaymış görünümü vermeye çalışılarak konu hakkında bilgisiz okuyucuyu mümkün olduğunca aldatabilmek amaçlanmıştır.
Burada belirtilmesi gereken önemli ikinci husus ise şudur: Mutasyonlar canlıda herhangi bir zararsız değişime yol açsalar bile, bu, canlının mevcut gen yapısındaki bilgiler dahilinde gerçekleşen bir değişim olacaktır. Yani bir memeli, söz konusu mutasyonlar sebebiyle üçüncü bir kol, ikinci bir kuyruk kazanabilir, fakat hiçbir zaman kendi genom bilgisinde olmayan bir “kanat”a sahip olamayacaktır. Dolayısıyla Darwinistlerin iddia ettiği “evrimleşme” söz konusu değildir, bu iddia büyük bir sahtekarlıktır.
Darwinistlerin spekülasyon malzemesi her zaman bir genom içinde gerçekleşen küçük değişimler, yani varyasyonlar olmuştur. Darwinistler buna “mikroevrim” ismini takarlar. Oysa varyasyonların evrimle hiçbir ilgisi yoktur. Darwinistlerin propaganda malzemesi yaptıkları şey, canlıların yaşadıkları ortamın şartlarına göre küçük değişimlere uğrayabilmeleri gerçeğidir. Fakat Darwinistlerin insanlardan gizlediği gerçek, CANLILARIN ANCAK KENDİ GENOMLARINDA VAR OLAN BİLGİ DAHİLİNDE DEĞİŞİM GÖSTEREBİLECEKLERİDİR. Yani bir canlı, ancak Allah’ın onun genetik bilgisinde var ettiği oranda değişime uğrayabilir. Ve o türün her bir üyesi, genetik bilgisinde olduğu için bu özellikleri gösterebilir. Tüy rengi değişebilir, gagası biraz uzayabilir, bedeni büyüyebilir. Fakat bunun dışında, Darwinistlerin bekledikleri tarzda türler arası bir değişim, hiçbir zaman var olmayacaktır ve olmamaktadır. Söz konusu canlı, HİÇBİR ZAMAN KENDİSİNDEN FARKLI BİR CANLIYA DÖNÜŞMEYECEK, ONUN ÖZELLİKLERİNE SAHİP OLMAYACAKTIR. Çünkü bir canlının, kendi genetik bilgisinde var olmayan bir bilgiyi dışarıdan alarak sorunsuzca yeni yapılar geliştirmesi mümkün değildir. (Varyasyonların sahte evrim ile hiçbir ilgisinin olmadığına dair detaylı bilgileri buradan okuyabilirsiniz.)
Dolayısıyla sperm ve yumurta hücrelerinin sıcak havalarda daha hızlı bölünmeye girmesi, canlı metabolizmasının sıcaktan etkilenen hızlı reaksiyonlar sonucunda hızlanması, yalnızca canlıda söz konusu varyasyonların hızlanmasını sağlayacaktır. Sıcaklık etkeni, yalnızca canlıyı, kendi genomu dahilinde, bulunduğu ortamın şartlarına daha uygun hale getirecektir. Fakat hiçbir zaman bir kertenkeleyi kuşa dönüştürmeyecektir. Bir sürüngen bir anda tüylerle kaplanmayacak, bir memeli yarasaya dönüşüp kanatlanıp uçmayacaktır. Bunların tamamı uydurmadır. Darwinist sahtekarlık, böyle çürük yöntemlerle, böylesine akıl dışı ve bilim dışı iddialarla sürdürülmeye çalışılmaktadır. Darwinistlerin bu çabası, ciddi anlamda zavallı duruma düştüklerinin göstergesidir.
Burada önemle belirtilmesi gereken diğer bir konu da, söz konusu spekülasyonu yaparken Darwinistlerin – HER ZAMANKİ GİBİ – bu iddialarına TEK BİR DELİL BİLE GETİREMEMELERİDİR. Her nedense bu iddia ile değişime uğramış, evrimleşmiş tek bir yapı veya organ ortaya sunamamaktadırlar. Darwinistler muhtemelen evrim safsatasının, hala yalnızca çürük demagojilerle sürdürülebileceğini zannetmektedirler. Oysa evrimin imkansızlığını ispat eden bilimsel delillerin gösterilmesiyle, 250 milyon fosilin deşifre edilmesiyle Darwinizm’in kendisi de, çürük yöntemleri de toprağa gömülmüştür. Allah, üstün yaratmasını insanlara tüm ihtişamı ile göstermiştir. Dolayısıyla söz konusu haberin etkili olacağını, insanları bu yolla aldatabileceğini zanneden Darwinist medyaya tavsiyemiz, kendilerini bu tip iddialarla küçük duruma düşürmemeleri, tüm dünyada gitgide hızlanan evrime karşı direnişi yakından takip etmeleridir.
1. http://siyasitarih.azbuz.com/bolum/Unlu-kisilerin-sozleri-/catID=2890071