Cumhuriyet Bilim Teknik dergisi yazarlarından A.M. Celal Şengör, 20 Eylül 2003 tarihli ve “Angıtlar ve Dinozorlar Hakkında” başlığını taşıyan yazısında, dostu Prof. Dr. Mehmet Sakınç’ın [*] şu sözlerini aktarıyordu:
“Kuşların aslında dinozor olduklarını bilim öğreneli neredeyse on sene olacak! Dinozorlar son derece başarılı bir evrimle vücut ısısını kontrol eden tüy dokusunu geliştirip hem sıcak kanlı oldular, hem de uçmayı öğrendiler; kanatlı sürüngenlerden çok daha başarılı canlılar oluşturdular. Reptilia (yani sürüngenler) ve Aves (yani kuşlar) sınıfları arasındaki taksonomik farklılıklar yok oldu! Dinozorlar yok olmadı, kuş oldu..”
Sayın Sakınç bu ifadelerinde yanılmaktadır. Kuşların dinozorlardan evrimleştiği iddialarının bazı çevrelerce benimsenmiş olması onun bilimsel bir gerçek olduğunu göstermez. Dino-kuş dogması, diğer bütün Darwinist dogmalar gibi tek bir bilimsel kanıta sahip değildir ve materyalist önyargılar yüzünden desteklenen bir hayalden ibarettir.
Sayın Sakınç’ın bu ifadelerindeki 2 iddia da temelsizdir:
1) Sayın Sakınç özetle “dinozorlar kuş oldu” demektedir.
ABD’nin ünlü bilim kuruluşu Smitsonian Institution’da kuşlar bölümü başkanı Storrs L. Olson ise, The Washington Times gazetesinde yayınlanan bir röportajında şöyle söylemektedir:
“’Kuşlar dinozordur’ tezini destekleyen insanlar bu tartışmada [kuşların sözde evriminin dinozorlardan mı başka bir sürüngen grubundan mı olduğu tartışması] uzun süre seslerini yükselttiler. Kuşların dinozorlara dönüştüğü teziyle ilgili çok sayıda problem var. Teori buna rağmen popüler medyada reklam konusu oldu”.
Olson, kuşların evrimiyle ilgili somut hiçbir kanıt olmadığını söyledikten sonra sözlerine şunları ilave etmektedir:
“Kuşların dinozor olduğu tezinin devrilmesi muazzam bir utanç olur”. “Bu tartışmaya bağlanmış olan milyonlarca dolar ve çok sayıda kariyer bulunuyor”(1)
2) Sayın Sakınç sürüngen ve kuş sınıfları arasındaki taksonomik farklılıklar yok oldu demektedir.
Dünyaca ünlü Omurgalı Paleontolojisi uzmanı Robert Caroll ise bu konuda şu ayrımı yapmaktadır:
“Kuşlar, tüm omurgalı sınıfları arasında açıkça en özgün gruptur, ve en yakın akrabaları olduğu ileri sürülen sürüngenlerle aralarında anatomi ve yaşam şekli açısından dev farklılıklar vardır”. (2)
Görüldüğü Cumhuriyet Bilim Teknik’in, Sayın Sakınç’tan bilimsel gerçeklermiş gibi aktardığı bu sözler aslında evrimci önyargılara dayanan ve dogma olarak benimsenen varsayımlardan ibarettir. Kuş akciğeri ve tüylerindeki indirgenemez komplekslikte yapılar ancak bilinçli tasarım yani yaratılışla açıklanabilir. CBT’nin evrim teorisine kanıt gibi gösterdiği kuşların kökeni konusu gerçekte bu canlıları Allah”ın yarattığının en açık delillerinden biridir. CBT’yi evrim teorisine körükörüne destek vermekten vazgeçmeye ve yaşamın gerçek kökeninin yaratılış olduğunu kabul etmeye çağırıyoruz.
[*] İstanbul Teknik Üniversitesi, Maden Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği’nde görevli olan Sayın Sakınç, ülkemizdeki dino-kuş propagandasının önemli bir ismidir. A.M.C. Şengör Cumhuriyet Bilim Teknik dergisinin 11 Mart 2000 tarihli sayısında Sayın Sakınç’la yaptığı bir sohbet yayınlamış ve Sayın Sakınç’ın evrim teorisiyle ilgili bazı iddialarına yer vermişti. Bu yazının önemli bir bölümünde dino-kuş dogmasına da yer ayrılmıştı. Sayın Sakınç’ın bu sohbette ortaya koyduğu evrimci yanılgılara verdiğimiz cevapları buradan okuyabilirsiniz.
1. Larry Witham, “Sue Makes Debut in Latest Attack of Dino-Mania”, The Washington Times, 16 Haziran 2000.
2. Caroll, R. , Patterns and Processes of Vertebrate Evolution, Cambridge University Press, New York, 1997 sf. 306