Zehirli böcekler ve bu böceklerin ısırıklarının etkilerini ele alan belgeselde, tümüyle dayanaksız, bir o kadar da dogmatik olan iki evrimci iddiaya yer verildi. Bunlardan birincisinde karınca zehrinin, “kesinlikle” karınca yuvasını omurgalı yırtıcı hayvanlardan korumak için evrimleştiği öne sürülüyordu.
Bu iddia, biyolojik yapıların (bu örnekte zehrin) faydasına işaret edip (bu örnekte yuvayı omurgalı yırtıcı hayvanlara karşı korumak) sonra hiçbir bilimsel kanıt göstermeksizin bunun bu faydayı ortaya çıkarmak için evrimleştiği masalına başvurularak ortaya konmuştur. Bu yaklaşım, evrim teorisine hiçbir bilimsel destek oluşturmayan bilim dışı bir yaklaşımdır. Evrim propagandasında önemli bir taktik olarak faydalanılan bu masalcı anlatımın bilim dışı yönünü buradan okuyabilirsiniz.
National Geographic TV”deki ikinci dogmatik masal ise “böceklerin milyonlarca yıldan beri dönüşüme uğradıkları” şeklinde ortaya kondu.
Bu iddia tümüyle gerçek dışıdır. Hatta bu masalda anlatılanın aksine, böcekler aslında “milyonlarca yıldan beri dönüşümsüzlüğün ” en iyi örneklerindendir. En eski böcek fosilleri, Devonian devrine aittir. Daha sonraki Pennsylavanian devrinde ise çok sayıda farklı böcek türü bir anda ortaya çıkar. Örneğin hamamböcekleri aniden ve bugünkü yapılarıyla belirir. Amerikan Doğa Tarihi Müzesi”nden Betty Faber, “350 milyon yıl öncesine ait hamamböceği fosillerinin bugünkülerle aynı olduğunu” bildirmektedir. (M. Kusinitz, Science World , 4 February 1983, p.19)
Bu sadece bir örnektir. Benzer bütün fosil kayıtları böceklerin bir anda var olduklarını yani yaratıldıklarını kanıtlar.
National Geographic TV”nin bu aldatıcı propagandasını çok iyi açığa çıkaran gerçekleri buradan ve buradan okuyabilirsiniz.