Cumhuriyet Bilim Teknik (CBT) dergisinin 14 Nisan 2004 tarihli sayısında “Ahlakın Evrimsel Kökeni” başlıklı bir makale yayınlandı. Yazıda ağırlıklı olarak Princeton Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde görevli Jashua Greene’nin son birkaç yıldır sürdürdüğü araştırmaları konu ediliyordu. Bu araştırmalar ahlakın evrimi iddiası çerçevesinde değerlendiriliyor, diğer yandan bazı maymun davranışları ahlakın evrimi iddiasına dayanak gösteriliyordu. Ancak ahlakın evrimi iddiası sadece hayalgücüne dayalı bir masaldan ibarettir ve sözkonusu araştırma ile maymun davranışları, aslında ahlakın evrimine dair hiçbir bilimsel kanıt oluşturmamaktadır.
Greene, çalışmalarında şu yöntemi izlemektedir: İnsanların ahlaki davranışlarındaki seçimlerinde etkili olan etmenleri araştıran Greene, deneylerinde katılımcılardan vatmanı oldukları, frenleri tutmayan bir tramvayın beş demiryolu işçisinin üzerine hızla giderken düşünmelerini istemektedir. Araştırmacı, tramvayın bir kavşak noktasına gelmek üzere olduğunu söyleyerek deneklere bir de seçenek sunmaktadır: Eğer makası kontrol eden kumanda koluna müdahale ederlerse tramvayı işçilerin üzerine gitmekten kurtaracaklardır. Ama senaryoya göre bunun bir bedeli vardır ve tramvayın yolunu değiştirirlerse öteki tarafta tek başına çalışan bir işçiyi öldürmüş olacaklardır. Greene deneklere böyle bir durumda nasıl davranacaklarını sorduktan sonra onlara bu defa biraz değiştirdiği senaryoyu anlatmaktadır. Greene deneklerden kendilerini aynı tramvayı rayların üzerindeki bir köprüden izlemekteyken düşünmelerini ve yanı başlarındaki irice bir adamı köprüden aşağı, tramvayın önüne attıkları takdirde aracı durduracaklarını ve böylece beş işçiyi kurtarabileceklerini anlatmaktadır.
Görüldüğü gibi Greene’nin işçileri kurtarmak için önerdiği seçeneklerin ikisi de bir adet insanın ölümüyle sonuçlanacak şekildedir. Ancak araştırmada elde edilen sonuçlar, katılımcıların bu seçeneklere eşit ağırlıklı olarak başvurmadıklarını göstermektedir. Deneklerin çoğu, elektronik kumanda kolunu çekerek tramvayın yönünü tek işçinin çalıştığı yöne çevirmeyi, iri adamı elleriyle köprüden atmaya tercih etmektedir. İnsanlar bir insanı bir kumanda kolunu hareket ettirerek öldürmeyi onu elleriyle iterek öldürmeye nazaran daha az rahatsız edici bulmaktadırlar. Böylece Greene’nin çalışmaları mantıksal sonucu aynı olan iki seçeneğin, kişilerin duygularına etkilerine göre tercih sebebi olabileceklerini; bir diğer deyişle ahlaki davranışlarımızda sadece mantığımızla hareket etmediğimizi ve bunlarla ilgili tercihlerimizde duygularımızın da önemli rolü olduğunu ortaya koymuş olmaktadır.
Bu bulguların yazıda ortaya konan hayali ‘ahlakın evrimi’ iddiasına hiçbir bilimsel dayanak oluşturmadığı açıktır. Ahlaki davranışların duygulardan etkileniyor olması ahlakın ve/veya bunu etkileyen duyguların evrimle ortaya çıktığını gösteren bir bulgu oluşturmaz.
Yazıda ayrıca, maymunlarda adalet ve doğruluk duygusuyla bağdaştırılan davranışların gözlemlendiği anlatılmakta ve bunlar ahlakın evrimi iddiasına dayanak gösterilmektedir. Buna göre alacağı salatalıklar karşılığında çakıl taşlarını vermesi için eğitilen bir grup maymunun adaletsiz bir dağıtım karşısında ne yapacakları incelenmektedir. Araştırmacılar önce salata verdikleri maymunlardan bazılarına üzüm vermeye başlayınca bunu fark eden diğer maymunlar bir takım protesto hareketleri ortaya koymaktadırlar.
Araştırmacılar bu durumu maymunlarda adalet ve doğruluk duygusu bulunabileceği şeklinde yorumlamaktadırlar. CBT yazısında ise bu deney, maymunlarla sözde evrimsel akraba olan insanlarda ahlakın evrimle ortaya çıktığına bir kanıt olarak gösterilmektedir. Ancak sözkonusu maymun davranışlarıyla ilgili evrimci iddialar, hayvanlar alemindeki gözlemlerin tek taraflı bir bakış açısına göre seçilip yorumlanmasına dayalı, önyargılı iddialardır. Maymunlarla ilgili bu deney hakkındaki evrimci iddialara daha önce verdiğimiz cevabı buradan okuyabilirsiniz.