15 Haziran 2002 tarihli Hürriyet Bilim dergisinde “Zekada balık teorisi” başlıklı bir yazı yayınlandı. Bu yazıda geçen bazı bilim akıl dışı iddiaların cevapları aşağıda verilmektedir.
İnsan beyninin balık yiyerek geliştiği iddiası bilim dışıdır
Söz konusu yazıda, “insanın şempanze beyinli atalarının balık, istakoz, midye gibi deniz ürünlerini tercih ettikleri için beyinlerinin geliştiği ve şimdi dünyayı yöneten akıllı varlıklara dönüştüğü” iddiası yer alıyordu.
Bu, hem bilimsel hem de mantıksal açıdan kabul edilemez bir iddiadır. Bu iddianın dayandırıldığı nokta ise şudur: Deniz ürünlerinin birçoğunda DHA denen yağlı bir asit bulunmaktadır. DHA aynı zamanda, beyin ve göz için önemli bir yapısal maddedir. Bu bağlantı sonucunda bir besin uzmanı olan Prof. Stephen Cunnane, şempanze beyninin deniz veya göl kenarında, deniz ürünleri yiyerek insan beynine evrimleştiği iddiasında bulunmuştur.
Ancak, bu iddiada önemli bir aldatmaca bulunmaktadır. Çünkü, örneğin bir insan, hayatı boyunca çok fazla deniz ürünü yiyebilir, DHA isimli maddeden vücuduna çok fazla alabilir. Bunun sonucunda beyni daha sağlıklı olabilir, beynini daha kapasiteli kullanabilir, bunaklık, şizofreni gibi rahatsızlıklardan bu şekilde korunabilir. Ancak, bu kişi bu özelliklerini kendi çocuklarına aktaramayacaktır, çünkü balık yiyerek elde ettiği bu avantajlar, onun genetik yapısında bir değişiklik meydana getirmemiştir. Dolayısıyla, kalıtım kanunlarına göre, yaşamı sırasında elde ettiği bu özelliklerini çocuklarına, yani bir sonraki nesile aktaramaz. Bunun daha iyi anlaşılması için şöyle bir örnek verebiliriz: Vücut geliştirme sporu yapan bir babanın çocuğunun kaslı olarak doğmasını beklemeyiz. Bu çocuğun kaslı bir vücuda sahip olması için babası gibi spor yapması gerekir.
Balık yiyerek beynin geliştiği iddiası, 20. yüzyılın başlarında kalıtım kanunlarının keşfedilmesi ile terkedilmiş Lamarckçı görüşün bir örneğidir. Evrimciler, Lamarckçılığın bilimsel olmadığını bildikleri halde, göz boyamak, konu hakkında detaylı bilgisi olmayanları telkin yoluyla etkilemek için bu tür evrim hikayelerini sık sık kullanırlar. İnsan beyninin sözde evrimi ile ilgili hikayeler de, hep bu Lamarckçı görüşün bir uzantısıdırlar. Örneğin, iki ayak üzerinde yürümeye başlarken eli boş kalan ve elini kullanmaya başlayarak beynini geliştiren insanımsının hikayesi, patates yiyerek beyni gelişen şempanzenin hikayesi hep bu tür hurafelerdir.
Sonuç olarak, bir canlı hayatı boyunca sürekli balık yese bile bundan elde ettiği zeka gelişimini bir sonraki nesle aktaramayacağı için, “balık yiyerek sürekli artan bir beyin gelişimi” görülmeyecektir.
Ayrıca, Hürriyet bilim dergisinin gözden kaçırdığı çok basit bir gerçek daha vardır: Hayatı boyunca sadece balıkla beslenen birçok canlı vardır. Ve bu canlılar milyonlarca yıldır balık ve deniz ürünleri yemektedirler; örneğin ayılar, pelikanlar, penguenler… Ancak, bu canlıların hiçbirinin beyni, milyonlarca yıldır bir evrim geçirmemiştir. Hiç kimse, ayıların veya pelikanların balık yedikleri için müthiş gelişmiş bir beyne sahip olduklarını, akılları ile dünyaya hakim olup, sanat eserleri meydana getirdiklerini, medeniyetler kurduklarını, gökdelenler inşa ettiklerini iddia edemez. Bu durum, balık yiyerek beynin evrimleştiği iddiası ile çelişkili değil midir?
Sonuç
Takip edenlerin çok iyi bildiği gibi, hemen her hafta bu sitede, Hürriyet Bilim dergisinde yeralan bir veya birkaç bilim ve gerçek dışı evrim haberine cevap verilmekte, bu haberlerin asılsızlığı, mantıksızlığı gözler önüne serilmektedir. Biz, bu haberler devam ettiği sürece, kamuoyunu bu doğru olmayan iddialar konusunda bilgilendirmeyi sürdüreceğiz. Ancak dileğimiz, Hürriyet Bilim dergisinin, ismine uygun olarak bilimsel bir anlayış sergilemesi, her gördüğü evrim haberini, sadece evrim propagandası yapmak için tercüme edip, okuyucunun önüne getirmemesi, önce haberin doğruluğunu, akla ve bilime uygunluğunu araştırıp bulmasıdır.