Svante Paabo
|
Yeniden Özgür Gündem gazetesinin 8 Nisan 2004 tarihli sayısında, “Şempanze ve İnsan Benzerliği” başlıklı bir yazı yayınlandı. Yazıda, Max Planck Enstitüsü”nde görevli evrim genetikçisi Svante Paabo”nun, İnsan Genomu Kuruluşu”nun (HUGO-Human Genome Organization) yıllık toplantısında yayınladığı çalışması konu ediliyordu. Çalışmalarının sonuçlarını aktaran araştırmacı, insanın koku alma duyusuyla ilgili bir de evrim masalı anlatılıyordu. Paabo, insanın “düşünce ve dil ile gelişiminin ilerlemesiyle birlikte koku alma duyusunun zayıfladığını” iddia ediyordu. Ancak bu iddia, sadece evrimci önyargılara dayalı bir spekülasyondan ibarettir. Aşağıda, Paabo”nun ve Yeniden Özgür Gündem gazetesinin evrimci önyargıları ortaya konacaktır.
Bu iddianın temelinde, insanın burnunda sahte-genlerin (pseudogenes) bulunduğu varsayımı yatmaktadır. İnsanın burun boşluğunda üretilen ve koku moleküllerini yakalayan 400 civarında reseptör protein bulunmaktadır. Ancak burun boşluğunda reseptör proteini üretmekle ilgili olduğu düşünülen genlerin sayısı 1000″dir. Evrimciler, aradaki bu sayısal farkla ilgili olarak, 600 genin sözde evrim sürecinde işlevini yitirdiği şeklinde son derece mantıksız bir açıklama öne sürmektedirler.1 Paabo”nun anlattığı evrim masalının temelinde de bu varsayım yatmaktadır.
İlk olarak ‘sahte-gen” kavramının ardındaki evrimci önyargılara kısaca dikkat çekmek ve bu önyargıları yalanlayan araştırmalarla ilgili bilgi vermek gerekir. Sahte-gen kavramı, bilgiye değil, bilgisizliğe dayalı bir evrimci iddiadır. Gerçekte, sözde sahte genlerin işlevsiz olduğu iddiasını test edebilecek miktarda bilimsel araştırma yapılmış değildir. Evrimciler, bu DNA dizileriyle ilgili sınırlı miktarda araştırmanın sonuçlarına bakmış, bu konuda kesin bir yargıya varılabilmesi için gerekli olan araştırma dizilerini beklememişlerdir. Böylece sözde sahte-gen dizilerini de içeren bir takım DNA dizilerinin hayali evrim sürecinde atıl kaldığı şeklinde özetlenebilecek “Hurda DNA” iddiası ortaya çıkmıştır.
Ancak bilimsel gelişmeler, bu dizilerin fonksiyonlarını birer birer ortaya çıkarmaya başlamış, “hurda DNA” ile ilgili evrimci iddiaları, onlar adına önemli bir hüsrana dönüştürmüştür. 2003 yılında, önceden sahte-gen olduğu ileri sürülen bir gen dizisinin, fareler üzerinde yapılan bir çalışmada fonksiyonel, dahası hayati derecede önemli olduğu görülmüştür.
Sahte-genle ilgili bu gelişmenin, Paabo”nun Yeniden Özgür Gündem gazetesinde yayınlanan yorumlarında gözardı edildiği, insanın koku duyusuyla ilgili evrim masalının da gerçeklere rağmen sürdürülen evrimci hayallerden kaynaklandığı bilinmelidir. Yeniden Özgür Gündem gazetesi haber servisini bu haberdeki evrimci yanılgıları kabullenmeye ve Darwinizm”e destek vermekten vazgeçmeye çağırıyoruz.
Not: Yeniden Özgür Gündem haberinde, insanla şempanze arasında %98 benzerlik olduğu yazılmıştır. Bu benzerliğin evrim teorisine kanıt oluşturmadığı, evrimcilerce çeşitli şekillerde çarpıtılarak topluma sunulduğu bilinmelidir. Dilerseniz, genetik benzerlikle ilgili evrimi iddiaların çarpıklığı hakkındaki yazımızı buradan okuyabilirsiniz. Hurda DNA iddialarını geçersiz kılan bilimsel bulgularla ilgili geniş bilgiyi ise Harun Yahya”nın “Bir Zamanlar Darwinizm” isimli kitabında, bu sayfada bulabilirsiniz.